Tarihi eserlerin bir ülkenin veya bir ilin kimliği olduğunu açıklayan Karadeniz Ereğli Müze Müdürü Ahmet Mercan, kimliğe ne kadar sahip çıkılırsa dünya ülkeleri arasında itibarın da o kadar artacağını ifade etti. Müzeler Haftası nedeniyle açıklama yapan Mercan, şu görüşlere yer verdi: "Müze ve Müzeciliğin kökeninde meraktan doğan bir biriktirme alışkanlığı vardır. Bu bakımdan müzeciliğin başlangıç tarihi olarak kesin bir tarih söylemek mümkün değildir. Bu yıl Uluslararası Müzecilik Konseyi ( ICOM ) tarafından ‘ Müzeler Sürdürülebilir ve Refah’ konusu belirlenmiştir. Her yıl Müzeler Gününde bir konu üzerinde yoğunlaşılarak müzelerin, tarihi eserlerin önemi anlatılmak istenmektedir. Tarihi eserler bir ülkenin veya bir ilin kimliğidir. Kimliğimize ne kadar sahip çıkarsak dünya ülkeleri arasında o kadar itibarımız artar. Ne yazık ki ülkemizde tarihi eser bilinci geç oluşmuş ve geçmiş dönemlerde birçok tarihi eserimiz yurt dışına kaçırılmıştır. "EĞİTİMDEN GEÇMEKTE" Bugün yurt dışına kaçırılan Truva Hazineleri, Elmalı Definesi, Bergama Zeus Sunağı gibi dünyaca tanınan eserlerimiz ülkemizde olsaydı veya tahrip edilen tarihi yerlerimiz sağlam olarak günümüze kadar gelseydi o zaman ülkemiz kültür turizmi açısından çok daha iyi bir durumda olacak ve ekonomiye katkısı da o denli yüksek olacaktı. Tarihi eserlerimiz, tarihi yerlerimiz, binalarımızı, sadece ekonomiye katkısı ve turizm açısından düşünmek yanlış olur. Ulu Önder Atatürk’ün dediği gibi; ‘Geçmişini bilmeyen milletler geleceğini kuramazlar’. Bu açıdan bakıldığında geçmişimizin yer aldığı müzeleri,tarihi eserlerimizi, tarihi binalarımızı, ören yerlerimizi korumalı ve sahip çıkmalıyız. Tarihi eserlerimize ve tarihimize sahip çıkmak sonuç olarak bir bilinç olayı olup bunun yolu da eğitimden geçmektedir. Bu sebeple ilköğretimden başlayarak müfredeta tarihi eserler ve müzecilik ile ilgili derslerin de konması gerekmektedir."