Cihangir Amca eşi Selma Kaya Amca ile birlikte Kestaneci Mahallesindeki annesi Sevim Amca'nın evine giderek elini öperek hayır duasını aldı ve meclis üyeleri ile Uzun Mehmet Anıtı’na yürüyerek burada halk buluşmalarına başlangıç yaptı.

TİP Adayı Cihangir Amca, Uzun Mehmet Anıtı’nda meclis üyelerini tek tek tanıttı, üyeler Başkanın askerleri değil , halkın temsilcisi olarak meclis üyeliği yapacaklarına söz verdiler.‘ TİP Kdz. Ereğli Belediye Meclis üyeleri nerede ise yarı yarıya kadın ağırlıklı olarak oluşturuldu ve meclis üyeleri kendileri hariç diğer adayları puanlayarak belediye meclisi sıralama listesini oluşturup bir ilke imza attılar. Bizim partimizde hiç kimse ayrıcalıklı değildir sıralamada öne geçmek için puanlamadan başka kriter dikkate alınamaz.

Amca, Türkiye İşçi Partisi’nin Ereğli’de halkçı belediyecilik uygulamasını nasıl yaşama geçireceklerini anlattı. Her mahallede kurulacak Halk Meclisleri kanalıyla halkla beraber belediyeyi yöneteceklerini söyledi. Öncelikle acil problemlere çözümler getireceklerini, halka sormadan proje hazırlanamayacağını belirtirken “Bizim arsalarımız, doğamız, topraklarımız kimsenin rant kapısı olmayacak!” dedi.

Halka seslenen Cihangir Amca, herkesin kaybedecek bir şeyi olabilir ama bizim kaybedecek bir tek itibarımız var. Bunu da 52 yılda damla damla damla biriktirdik, kovaya doldurduk, biz bu kovaya tekme atıp devirmeyiz arkadaşlar. Bu tür toplantılar yapılacak belediye başkan adayları da gelecek sizlere projelerden bahsedecekler. Diyecekler ki şunu yapacağım bunu bunu yapacağım. 100. Yılda 100 proje. Ya kardeşim kime sordun? Ya halka sormadan proje yapılır mı? Kime sordun, kimin parasıyla kime ne yapıyorsun? Diyoruz ki halka sormadan proje yapılmaz o yüzden yaklaşık 1 aydır sivil toplum kuruluşlarımızı, esnaflarımızı dolaşıyoruz halkımız ile konuşuyoruz. Bundan sonraki yürüyüşümüz mahallelerimizde olacak. Kapınızı çalacağız davet ederseniz geleceğiz, size kendimizi anlatmaya çalışacağız, ama anlatırken projelerden bahsetmeyeceğiz. Biz diyoruz ki anlatmaya değil dinlemeye geldik. Çünkü bize yıllardır anlatılıyor. Onu yapacağım bunu yapacağım. Bir de bunun gerisi de gelmiyor. Sonrasında ne olacak belli değil .

O zaman diyoruz ki biz tam da burada halka yalan söylemek suçtur, yapamayacağın şeyi söyleme o zaman. Halka yalan söylemek suçtur. Bizim de projelerimiz var anlatırız,  biz çok güzel bir söylemde bulunduk dedik ki bizim projelerimiz betoni değil hayati. Betonlarda nefes alamıyoruz zaten küresel ısınmanın etkilerini hep birlikte görüyoruz. 19 Kasım’da yaşadığımız fırtınada bunu hep beraber gördük. 15 yurttaşımız hayatını kaybetti. O zaman bana projelerle gelme bizim projelerimiz betoni değil hayati diyoruz. Yani biz sokaktaki canlıları da kediyi köpeği de düşüneceğiz Bozhane’deki deniz kenarında su içen yalıçapkınını da düşüneceğiz 1670 metre rakımlı Bacaklı Yaylasındaki Porsuk ağacının dalını da düşüneceğiz. Birlikte yaşamayı öğreneceğiz.

Bizim alanlarımız doğamız topraklarımız kimsenin rant kapısı olamayacak. O yüzden dedik ki bizim belediye meclisimizde herkes olabilir. Ama kriterlerimiz var birincisi müteahhitler olamaz ikincisi emlakçılar olamaz. Bunu söylediğimde emlakçılar müteahhitler saldırdılar tabii ki işini layıkıyla yapan müteahhitlere bizim ihtiyacımız var onlarla birlikte yürüyeceğiz. Önümüzde bir deprem süreci var bekliyoruz çok korkuyoruz bu arada biliyorsunuzdur deprem haritasındaki rengi değişti Ereğli’nin son depremlerden sonra daha riskli bölge haline geldik. Bizim işini layıkıyla yapan müteahhitlerle işimiz olacak onlardan yardım isteyeceğiz, iş birliği yapacağız. Ama belediye meclis üyesi listesinde olmaz.

“Dedik ki bizim belediye meclisimizde herkes olabilir. Ama kriterlerimiz var;  birincisi müteahhitler olamaz ikincisi emlakçılar olamaz.”

Bir düşünün imar konusunda biliyorsunuz belediyelerde bu imar komisyonunda bir müteahhittin ya da adamının ya da bir emlakçının olması şaibe uyandırmaz mı? Yani o sizin temsilciniz olarak davranabilir mi orada davranamaz. Biz bunun önünü kesmek için öncelikle bunu söyledik. Hepsi dostumuz arkadaşımız ama bunu dürüstlüğümüzle alakalı olarak daha doğrusu bir şaibeye yer bırakmamak için bunu yaptık.

EREĞLİ’DE ÖLÜYORUZ

Projelerden konuşuyoruz  fakat projelerden önce bizim var olan problemlerimiz var arkadaşlar biz dedik ki çok para harcamadan öncelikle hayatımızı zindan eden problemlerimizi çözelim. Ne var bunların başında çevre ve hava kirliliği var. Yurttaşlar ben size şöyle bir şey söyleyeyim Karadeniz Ereğli Çevre Platformunun iki yıl üst üste yaptığı anketlere dayanarak söylüyorum. Bizler ölüyoruz. Gerçekten ölüyoruz. Nasıl biliyor musunuz? Ereğli’de her iki aileden birinde solunum yollarına bağlı hastalıklar var hem de çok büyük hastalıklar var. Her iki aileden biri diyorum. Koah astım ve solunum yollarına bağlı kanserler gibi biz ölüyoruz. Bizim birinci önceliğimiz bu olmalı. Bir yerlere para harcamaktan önce bizim yapacağımız şeyin var olan sorunlarımızı çözmek olduğunu biliyoruz ve çözeceğiz. İşbirliği yapacağız çözeceğiz. Hava kirliliği sadece bizi öldürmüyor. Tüm canlıları öldürüyor. Nerede bizim kara ağaçlarımız, Ereğli’de Alaplı’da bu bölgedeki tekne imalatının, tersaneciliğin çıkış olmasının ana sebeplerinden biridir kara ağaç. Nerede yok! Çileğimiz mis gibi kokulu çileğimiz nerede yok? Biz önce bunları düzelteceğiz. Kestaneci köyündeyiz en iyi siz bilirsiniz nerede bizim kestane ağaçlarımız. Ben küçüktüm annemin peşinde yürürdüm bir giderdik 2-3 saat dolaşır bir çuval kestane ile geri dönerdik. Nerede yok! Biz önce bunları düzelteceğiz.

Cihangir Amca, konuşmasının son bölümünde trafik olmak üzere problemli alanlara yönelik sorunlar ve çözüm önerilerini anlattı.

Son olarak müzisyen Murat Akbaş’ın söz ve bestesini yaptığı ‘CİHANGİR AMCA’ şarkısı meydanda büyük bir sürpriz yaratarak katılanlara coşku yaşattı.

Cihangir Amca Ev

Foto Meydan1Foto 2

Murat Kotra'dan borç afişine "Ağlama duvarı" benzetmesi... Murat Kotra'dan borç afişine "Ağlama duvarı" benzetmesi...

 

Editör: Haber Merkezi