İş insanı Esat Koç yaptığı açıklamada; “Özelleştirildiği 2006 yılından bu zamana kadar ilk defa ve 3.908.797.000 TL gibi oldukça büyük net dönem zararı açıklarken, hele ki geçen yıl övünerek açıkladığınız 90 milyar kâr üzerine ne oldu da bu zararı açıklayabiliyorsunuz.

Kaldı ki sizin bu denli düşündürücü dönem zararı açıklamanız, akla diğer yerli demir çelik üreticilerinin mali durumunu getirmekle kalmıyor, zihinlerde kuşku ve şüpheler uyandırıyor.

Bununla birlikte, yönetimsel satış ve satın alma faaliyet ve sistematiklerinizin bu zarardaki önemini açıklamanız sizleri ‘ZORLU’ yor mu?

2006-2010 yılları sürecinde, şirketin liyakat bazlı atama politikası ve çelik sektörünün global pazarlardaki değişimlerine gerekli tepkileri veren sistematikleri geliştirilirken, sonraki yıllarda her gelen yönetim kurulunun bir önceki donemde ne yapılmışsa tamamen değiştirilerek, emsali görülmemiş liyakatsiz ve sayısız satış ve satın alma yöneticilerinin yetkili kılınması gelinen durumun irdelenmesi için size bir fikir veriyor mu acaba.

Değişen üst yönetimlere bağlı olarak sürekli değişen satış ve satın alma yöneticilerinin, Erdemir’den ayrıldıktan sonra diğer sektörel rakiplerde Erdemir’in tahsis ettiği GSM numaraları ve portföyleri ile yetiştiği Erdemir’e karşı ve yine Erdemir’in sağladığı olanakları kullanarak rakip olması, sizce de bir yönetim zafiyetinin çok ötesinde hazin bir acemilik midir, amatörlük müdür?

Ülkemizin tek entegre yüksek fırın bazlı yassı demir çelik üreticisi konumunda olan Ereğli ve İsdemir Demir Çelik Fabrikalarının, diğer EAF üretim bazlı rakiplere göre rekabetçi üretim maliyetlerine sahip olduğu gerçeği, hammadde bazında en yüksek maliyete sahip olduğu gerçeği ile bütünleştirildiğinde, ithal edilen/edilmekte olan kömür ve cevher satın alma faaliyetlerinde en basit tabiriyle ZORLU da gelse kafanızda bir soru işareti oluşturmuyor mudur?

Özelleştirme sonrası gelişen pazar şartlarına dayalı kazanılan bağımlı müşterileri ile birlikte çözüm odaklı satış stratejilerini benimseyen ve müşterilerine verdiği güven ile her gecen yıl büyüyen şirketinizin, yüksek sipariş tonajına sahip eski müşterilerini son yıllarda rakip firmalara sürekli değişen liyakatsiz yöneticiler ve sistemsiz satış stratejileri ile rakip firmalara yönelmesini nasıl izah edebileceksiniz.

Ereğli sac tüccarları olarak bizim 26.02.2013 tarihinde Dünya Gazetesine DİR ile ilgili olarak yaptığımız ithalata karşı yerli üreticileri (başta müşterisi olduğumuz Ereğli Demir Çelik Fab.) koruma amacıyla yaptığımız açıklama herkesin malumudur.

Bu girişimlerimiz neticesi olarak gümrük mevzuatının ve tarifelerinin değiştiği mevcut Basın Halkla İlişkiler Direktörünüz Ayper TOPÇU'nun da olduğu toplantıda görüşüldüğü kayıtlardadır.

Sektörü koruyucu amaçlı yürürlüğe giren bu mevzuata rağmen, satış birimlerinizden ayrılan eski yöneticilerinizin yabancı firmalarda işe başlayıp (Erdemir’in verdiği GSM telefon numaraları halen kendilerindedir) bu mevzuat çerçevesinde DIR belgesine sahip olan eski müşterilerinize ithal urun getirdiğinden haberdar mısınız?” dedi.

Editör: Sinan Kabatepe